Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Akdeniz İhracatçılar Birliği (AKİB), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi işbirliğinde; ‘Üretmezsek Tükeniriz’ başlığıyla bu yıl 3.’sü düzenlenen ‘Küresel İklim Değişikliği Sürecinde Tarımsal Planlama Konferansı’na katıldı. Konferansta; alanında uzman isimler ile küresel ısınmadan en çok etkilenen iller arasında olan tarım kenti Mersin için alınacak önlemler ve yapılacak projeler hakkında konuşuldu.
Mersin Üniversitesi Akdeniz Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Prof. Dr. Okan Özkaya, Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi İzlem Nizam, Türkiye Finans Katılım Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Meriç Uluşahin, Mersin Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin, Meclis üyeleri, protokol üyeleri ve üreticiler katıldı.
“Mersin, önemli bir nüfusunun tarımla beslendiği bir memleket”
Konuşmasına ‘Üretmezsek Tükeniriz’ mottosu ile geçmiş yıllarda ilgili odalar ile toplantılar yaptıklarını hatırlatarak başlayan Başkan Seçer, bu tür paydaşlıklarda ortaya çıkan sonucun iyi irdelenmesi halinde önemli sonuçlar alınabildiğini söyledi. Seçer, küresel iklim değişikliği sorununun ortaya çıkaracağı sonuçlardan Türkiye’nin de Mersin’in de etkileneceğini belirtti. Türkiye’nin bir tarım ülkesi, Mersin’in de bir tarım şehri olduğuna dikkat çeken Başkan Seçer, “Mersin dediğiniz zaman tarıma dair her şeyi konuşabilirsiniz. Meyveciliği, sebzeciliği, seracılığı, açık tarla ziraatını, hayvancılığı, kısacası tarımın her kalemini az ya da çok konuşabilirsiniz. Mersin, önemli bir nüfusunun tarımla beslendiği bir memleket” dedi.
“Biz Mersin’in gerçeğinde, Mersin’in dokusuna uygun destekler ve katkılar yapıyoruz”
Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yetkisi dâhilinde, belediye bütçesinin bir kısmını tarımsal desteklemeye ayırdığını aktaran Seçer, “Çünkü Mersin bir tarım şehri. Küçük üretici çok. Benim hedefim küçük üretici. Makro planlar yapan Tarım Bakanlığı’dır, büyük üretimlere desteği planlar, havza bazlı destek yapar, planlar ve stratejiler hazırlar. Ama biz Mersin’in gerçeğinde, Mersin’in dokusuna uygun destekler ve katkılar yapıyoruz” diye konuştu.
“2024 yılı tarımsal destek bütçemiz 119 milyon TL”
Kendisinin Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği 2019 yılından itibaren, tarımsal desteklemeye önemli oranda bütçe ayırdıklarını dile getiren Seçer, geride kalan 4 yıllık sürede tarıma 125 milyon TL ayırdıklarını, ancak 2024 yılı için hazırlanan bütçede ise bu rakamın 119 milyon TL’ye çıkardıklarını söyledi. Seçer, “Başta üretici kadınlar olmak üzere üreticiye destek sağladık. Hayvancılık, fide-fidan, sulama borusu desteği yaptık. 4 yılda 125 milyon destek verirken, bu yılki kullanacağımız bütçede 119 milyon TL destek bütçesi yaptık. Bu paranın da 65 milyon TL’si sulama borusu desteği. Her yıl 100 kilometre HDPE çelik boru sulama borusu dağıtıyoruz. Bugüne kadar 255 kilometre dağıttık. Bu yılla beraber görev süremiz boyunca da 355 kilometre bereketli Toros Dağları eteklerindeki küçük üreticilerin toprağına suyu ulaştırabilmesi için sulama borusu desteği yaptık” dedi.
“‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ Projesi, Bakanlığa örnek olabilecek projedir”
Tarımsal desteklemelerde en önemli projelerden olan ve “Tarım Bakanlığı’na örnek olacak proje” diye bahsettiği ‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ projesinden de söz eden Seçer, üreticiye 1 tanesi erkek olmak üzere 25 küçükbaş hayvanın yanı sıra 1 yıllık yem ve 1 yıllık ücretsiz veteriner hizmeti sağladıklarını da söyledi. Bu projenin, sonuç odaklı olması dolayısıyla son derece önemli bir proje olduğunun altını çizen Seçer şunları kaydetti:
“Verdiğimiz hayvanlar damızlık hayvanlar. Her yerde söylüyorum; “‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ Bakanlığa örnek olabilecek projedir.” Yani doğduğumuz yerde doyalım ve üretelim. Bana göre tarım sektörü çok değerli bir sektör ve çok kutsal. Tarım istihdamı absorbe ediyor. İnsanlarımız kahvehanelerde boş boş oturmuyor. Çiftlikte, serada, ahırda, ağılda, meyve bahçesinde çalışıyor, üretiyor. Çocuğunun okul parasını, sağlığını, sağlıklı beslenmesini, evinin geçimini sağlıyor. Tarım olmazsa, üretmezsek tükeniriz. Portakal, buğday, et ve süt üretimi olmazsa insanoğlu nasıl yaşayacak, nasıl yaşamını idame ettirecek?”
“İnsan ve kültür çeşitliliğinin olduğu yerlerde de muazzam bir zenginlik ve enerji olur”
Konuşmasının sonunda Mersin’in müstesna bir kent oluşundan söz eden Seçer, Antalya, Mersin ve Adana hinterlantında tarıma yapılacak yatırımın kazanç sağlayacağını belirterek, “Bu bölge, hem üretim açısından hem bunların dünya standartlarına uygun bir şekilde hazırlanıp, dünya pazarlarına sunma imkânı zemini açısından hem de merkezi hükümetin aldığı kararlarla doğru stratejiler ve planlarla bu üretim değerlendirilebilirse Türkiye’nin gayri safi milli hasılasına son derece önemli katkılar yapar. En verimli topraklar burada. En önemli lokasyonlardan bir tanesi burası. Deniz, kara ve havayolu bağlantıları var. İklimimiz mükemmel. Dünyanın en güzel dağları olan Toros Dağları’nın eteklerindesiniz, size sürekli su sağlıyor. Bu kentler nüfus ve demografi olarak Türkiye’nin iz düşümü. İnsan ve kültür çeşitliliğinin olduğu yerlerde de muazzam bir zenginlik ve enerji olur. İşte bu bölge enerji dolu bir bölge” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak 5 yıllık görev süresinde bu bilinç ve yaklaşım ile görev yaptığını söyleyen Seçer sözlerini, “Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak da bu bölgenin bu toprakların kıymetini bilerek nasıl 5 yıldır görev yaptıysam, umut ediyorum Mersinlilerin izniyle de gelecek 5 yıl yine görev yapmaya devam edeceğim” diyerek tamamladı.
Çakır: “Tarım bu topraklarda başladı ancak tarımsal üretim alanlarımız tahrip oldu”
MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır ise Türkiye’nin bulunduğu topraklarda 12 bin yıllık tarım tecrübesine dikkat çekti. Tarımın Mezopotamya’da başladığını hatırlatan Çakır, “3 ana iklim kuşağı içinde bulunduğumuz için canlılara farklı habitatlar yaratan, biyoçeşitliliğin olduğu bir bölgedeyiz. Ancak, birçok tarımsal üretim alanımız binlerce yıllık kullanım sonucu organik maddece zayıflamış, aşırı ve hatalı kullanım sonucu tahrip olmuş. Üstelik ilimiz, su ve toprak varlığı açısından bilinenin aksine sınırlı imkanlara sahipken; don, dolu, kuraklık ve hastalık risklerine karşı son derece açık bir coğrafyadır” dedi. Yaşanılan bu süreçte farklı önceliklere odaklanıldığını belirten Çakır, artık ‘İklim Değişikliğine Uyum Çalışmaları’na geleceği kurtarmak için ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Tarımın iklim değişikliğine uygun bir şekilde yapılması için bir dizi öneri sunan Çakır, katkı sunan herkese teşekkür etti.
Gürüz: “Doğru üretelim, daha çok tüketelim”
Tarımsal üretimi iklim değişikliğini göz önünde tutarak yapmak gerektiğini söyleyen Akdeniz Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, “Tarım sektörü, iklim değişikliğinin etkilerini en çok hisseden sektörlerden biridir. Sadece ülkemiz değil tüm dünya genelinde, artan sıcaklık, su kaynaklarının azalması ve doğal afetler gibi zorluklarla karşı karşıyayız ve ‘Üretmezsek Tükeniriz’ sloganı tarım sektörüyle karşı karşıya olduğumuz zorlukları derinden yansıtıyor” diyerek sloganı “Doğru Üretelim, Daha Çok Tüketelim” diye yorumladı.
Doğru şekilde üretilen sağlıklı ve lezzetli narenciyenin daha fazla tüketilmesi için çalışmalar yapmak gerektiğini söyleyen Gürüz, “Özellikle küçük yaşlardan itibaren narenciye tüketim alışkanlığı kazanılması için okullarda kampanyalar yapılması, taze sıkılmış narenciye ürünlerinin tüketiminin özendirilmesi ve bunun gibi çalışmaların yapılması gerektiğine inanıyoruz. Son aylarda Mersin Büyükşehir Belediyemizin bu kapsamda yaptığı çalışmalardan dolayı Vahap Seçer başkanımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum” dedi.
Alanında uzman isimler, tarım için alınacak önlemleri konuştu
Açılış konuşmalarının ardından başlayan konferansta, alanında uzman isimler; Ali Ekber Yıldırım, Prof. Dr. Levent Kurnaz, İrfan Donat ve Özbek Özler konuşmacı olarak yer aldı. Konferansta tarımın geleceği planlandı.
Ali Ekber Yıldırım tarafından, bitkisel ve hayvansal üretim ile su kullanımın planlaması hakkında bilgiler verildi. Prof. Dr. Levent Kurnaz da, konferanstaki katılımcıların büyük çoğunluğunun kadın olmasından dolayı duyduğu mutluluğu ifade ederken, küresel iklim değişikliği konulu bir sunum yaptı ve son yüzyılın sıcaklık değişimi hakkındaki görsellerle katılımcıları bilgilendirdi.
İrfan Donat, tarım alanlarında 6 yıl sonra yaşanacak su sorunundan bahsederken, limonun tarımsal üretiminde Türkiye’nin yüzde 46’sının Mersin’de olduğundan söz etti. Donat, tarımsal verinin tutulmasının da ülkemiz açısından önemine dikkat çekti. Birinci sınıf tarım arazilerinin kullanım amacının dışına çıkılmasının ülkeler için zararlarından söz eden Donat, Mersin ve Balıkesir’de durumun böyle olduğundan söz etti. Özbek Özler ise yaşanan iklimsel değişiklikten dolayı tarımsal alanlarda yaşanan çeşitlilik azalması hakkında bilgiler verdi. Bazı mandalina ve limon çeşitleri hakkında da detaylar verem Özler, bu çeşitlerin de iklimsel değişiklik sebebiyle yaşadığı azalmalardan bahsetti. Özler, sulamanın ciddi bir problem olduğundan da söz etti.
Konferansın sonunda ise Ali Ekber Yıldırım, Başkan Seçer’in konferansı başından sonuna kadar dinlemesinden dolayı duyduğu mutluluğu ifade etti ve teşekkür etti. Konferans soru-cevap bölümünün de tamamlanmasının ardından sona erdi. Katılımcılar da soruları uzmanlara yönelttikten sonra, Büyükşehir tarafından kendilerine sağlanan tarımsal destekler için de teşekkürlerini ilettiler.
Haberin görüntüsünü indirmek için tıklayınız.