Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayacak Yusufeli Barajı, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açıldı.
Artvin'de Çoruh Nehri üzerine inşa edilen, Türkiye'nin en yüksek, dünyanın ise 5'inci en yüksek barajı olup, yıllık 1,9 milyar kilovatsaatlik elektrik üretimiyle ekonomiye 5 milyar liralık katkıda bulunacak Yusufeli Barajı bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle su tutmaya başlayarak hizmete girdi.
Başkan Erdoğan, "Yusufeli Barajı ve hidroelektrik santrali 275 metre yükseliği ile ülkemizde ilk dünyada da kendi sınıfında 5. sırada yer almaktadır. Ülkemizde bir enerji sıkıntısı olsa da burası bizim 1 buçuk yıllık enerji ihtiyacımızı karşılayacak." dedi. Ayrıca PKK'ya karşı yeni kara harekatı mesajı veren Erdoğan, "İnşallah tankımızla birlikte hepsinin kökünü kazıyacağız." Dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Artvin Yusufeli Barajı ve HES, Yeni Bağlantı Yolları ve Tünelleri, Yeni Yerleşim Bölgesi Açılış Töreni'ne katıldı.
“Daha modern bir Yusufeli”
Başkan Erdoğan açılış konuşmasın da; “Artvin'in güzel insanları, kıymetli Yusufelili kardeşlerim, en kalbi duygularımla, hasretle selamlıyorum. Bugün Cumhuriyet tarihinin en gurur verici eserlerinden Yusufeli'nin yanında bağlantı yolları ve tünelleriyle yeni yerleşim bölgesinin açılış töreni vesilesiyle sizlerle birlikteyiz. Yusufelili kardeşlerimiz bu eserin ülkemize kazandırılması için doğdukları büyüdükleri evlerini iş yerlerini geçmişlerini geride bıraktılar. Her ne kadar kendilerine daha modern evler iş yerleri inşa etmiş olsak da bunların hiçbirinin Yusufelili kardeşlerimin yaptığı fedakârlığın karşılığı olmayacağını biliyoruz” dedi.
"Yusufeli'ne 62 Kilometre Tünel İnşa Ettik"
Başkan Erdoğan açılış konuşmasın da kendisini coşkuyla karşılayan kalabalığa seslenerek; “Yeni Yusufeli 2698 konut, 507 köy evi, 296 iş yeri, 37 dükkanlı bir sanayi sitesi, 25 yataklı hastane, anasınıfından lisesine kadar 9 okul, yurt, spor salonu, 7 köy ve kamu hizmet binalarıyla sıfırdan kuruldu. Her türlü alt yapı ve üst yapısıyla tasarlanan Yeni Yusufeli eskisinin 2 katı büyüklüğünde bir alana sahiptir. Ulaşım için 39 tüneli ve 21 köprüsüyle 110 kilometre yeni yol yapılmıştır. Bundan 20 yıl önce Türkiye'nin toplam tünel uzunluğu 50 kilometreyken biz sadece Yusufeli'nde 62 km tünel inşa ettik. Şu muhteşem katılımı görünce Artvin'in nasıl gönülden beraber olduğunu yaşamanın huzuru içindeyim. Ya Rab şu kuluna böyle yar arkadaşları lütfettiğin için sana sonsuz hamdü senalar olsun” dedi.
“Yemyeşil Bir Yusufeli”
“Yusufeli için yaptığımız yollarla Kafkaslar ve Karadeniz bölgesinin kuzey güney aksındaki güvenlik ve konforu artırdık. 20 bin ağacı, 75 binin üstünde fidanı, 40 bin metrekarelik çimle yemyeşil bir Yusufeli ortaya çıktı. Elbette böylesine bir devasa projede bazı eksikler olabilir. Bunların da süratle giderileceğinden şüpheniz bulunmasın. Baraj ve santral 100 katlı gökdelene denk olan 275 metre yükseklikle ülkemizde ilk dünyada da kendi sınıfında 5'inci sırada yer almaktadır. Bu barajda üretilecek 1 milyar 900 kw saat enerji ekonomiye 5 milyar lira katma değer verecektir. Enerji sıkıntısı olsa sadece burası 1,5 yıl enerjiyi temin edecektir” diyerek enerji konusunda yapılan çalışmaların hız kesmeyeceğinin de altını çizdi.
“Türkiye Yüzyılına yakışan eser”
Başkan Erdoğan; “Su depolama kapasitesi 2,3 milyar metreküp olan Yusufeli Barajı'nın enerji üretim kapasitesi 2,5 milyon konutun ya da 750 bin Togg otomobilinin enerji ihtiyacını tek başına karşılayacak düzeydedir. Velhasıl Türkiye'nin en çetin coğrafyasında baraj, santral, yeni yerleşim ve yollarıyla birlikte 34 milyar liralık maliyetle Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir eseri milli bütçeden karşılayarak Artvinimiz'e kazandırdık. Böylesine devasa eserin ülkemize kazandırılmasında emeği geçen bakanları, bakanlıkları, kurumları, yüklenici firmaları, mühendisinden işçisine tüm çalışanları canı gönülden tebrik ediyorum” dedi.
" 720 Kilometrelik tünel"
Başkan Erdoğan; “Türkiye'nin son 20 yılında ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerle asırlık eksiklerini gidermekle kalmadık daha büyük hedeflere yöneldiğimiz geleceğe hazırladık. Hemen her konuşmamda 2002 Türkiyesi'yle bugünkü Türkiye'nin mukayesesini yapmaya özen gösteriyorum. Tüm uzanan mukayeseli anlatım bazılarına sıkıcı geliyor olabilir. Bir örneğini ifade ettim. İlk 80 yılında sahip olabildiği toplam tünel uzunluğu 50 km idi. Sadece Yusufeli'ndeki tüneller 62 km'yi buluyor. Önümüzdeki sene toplam tünel uzunluğumuz 720 km'ye ulaşmış olacak. Hangi alana bakarsanız bakın benzer düzeylerde artışlar görürsünüz. Bunca yatırım ve emeği niye gösterdik. Biz sizi seviyoruz. Biz bu milleti seviyoruz. Bizim bu millete bir aşkımız var aşkımız. Bu millet için varız, Türkiye için Türkiye sevdalısı olarak Türk milletinin sevdalısı olarak bu yolda yürüdük, yürüyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Siz tuzak ve engellerin farkındasınız”
“Demokrasimizi hak ve özgürlüklerimizi geliştirmek için de destansı mücadele yürüttük. 80 yılda yapılageldiği gibi günlerimizi aylarımızı yıllarımızı sadece siyasi polemiklerle geçirip hiç riske girmeden hayatımızı sürdürebilirdik. Demokrasi ve kalkınma atılımlarını gerçekleştirirken hangi tuzak ve engellerin kurulduğunu en iyi sizler biliyorsunuz”
"Dünyada İtibar Sahibi Türkiye Var"
“Bundan 10 yıl önce 2023 hedefleri sözüyle milletin huzuruna çıkarken birileri kendi akıllarında dalga geçmişlerdi. Birileri sürekli enerjimizi vaktimizi heba etmek için çabalasa da Türkiye küresel alanda söz sahibi konumuna gelmiştir. Dünyanın gündeminde sadece krizler, sosyal sorunlar vardır. Buna karşılık biz ülkemize yatırımları üretimi istihdamı turizmi, ihracatı bunlardaki olumlu yükselişi konuşuyoruz. Türkiye küresel dalgalanmalar karşısında da güçlü duruş sergileyebilecek altyapıya sahiptir. Bir süredir doğrudan birliğimizi ve beraberliğimizi hedef almalarının sebebi budur. İşte bunu hazmedemiyorlar. 20 yıldır bunu defalarca terörle, darbeyle, ekonomik tetikçilikle çabalarla denediler. Hamdolsun her seferinde başarısız oldular. Bu defa da başaramayacaklar. Tarihiyle, toplumuyla, siyasi ve ekonomik gücünün farkında, bölgesinde sözü dinlenen, dünyada itibar sahibi Türkiye var. Ülkemizi bir adım daha öteye taşıyarak hep beraber yeni bir dönemin kapılarını aralamanın eşiğindeyiz. Togg'u teknoloji ve markalaşma alanında Yusufeli'ni de altyapı konusunda sembol proje olarak değerlendiriyorum” dedi.
"İhanet Eden İflah Olmaz"
Başkan Erdoğan; “Biz kutlu mücadele verirken engelleme çabaları da her gün kesintisiz sürüyor. Bu topraklar asırlardır terör eylemi kılıfı altında sergilenen ihanete maruz kalmıştır. Balkanlardan Kafkaslara kadar uzanan geniş coğrafyada örnekleri görünen ihanetlerin bedelini belki biz de ödedik. Asırlardır bu ülkeye millete ihanet edip sonrasında iflah olan yoktur. Kapanmamış hesaplar olabilir, onların görüleceği günler de gelecektir. İstanbul'da yaşanan bombalı saldırıyı da mertçe karşımıza çıkamayanların giriştiği eylem olarak görüyorum. 6 masumun hayatına mal olan alçak saldırıya cevabımızı Irak ve Suriye'deki terör örgütü hedeflerini yerle yeksan ederek verdik” dedi.
Kara Harekatı Mesajı verildi
Başkan Erdoğan açılış konuşmasın da Karkamış’ta yaşanan ve Ülkeyi yas boğan hain saldırı hakkında da konuştu. “Karkamış'ta hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. 4 yaşında çocuk, şehidimiz, 22 yaşında öğretmenimiz rahmetli oldular. Bu kardeşlerimizin dökülen tek damla kanı dahi boşa gitmeyecektir. Saldırıların kaynakları bellidir. Bu bölgedeki teröristlerin her birinin kimliğini biliyoruz. Bu teröristleri kimlerin himaye ettiğini de biliyoruz. Sabrımız çaresizliğimizden veya kifayetsizliğimizden değildir. Sabrımız hukuk devleti olarak diplomasiye sonuna kadar riayet etme hassasiyetindendir. Biz Suriye sınırlarımızın güvenliğe kavuşturulması hususunda her anlaşmaya riayet ederek üzerimize düşenleri yerine getirdik” dedi.
Uyarı Yapıldı
Başkan Erdoğan konuşmasın da son olarak terör örgütünün eylemlerine karşı gereken uyarıların yapıldığının altını çizdi. “ Bu saatten sonra bizim için tek bir ölçü vardır” diyerek konuşmasına başlayan Başkan Erdoğan, “Türkiye'yi harf oyunlarıyla teröristlerin yanında kendi askerlerine görüntü verenler için yolun sonu gelmiştir. Artık bu saatten sonra bizim için tek bir ölçü vardır. Tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin kendi vatandaşlarımızın güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır. Kendi güvenlikleri için binlerce kilometreden gelenler bu hakkımızı anlayışla karşılamaları gerekiyor. Birkaç gündür, uçak, top, SİHA'mızla teröristlerin tepesindeyiz. En kısa sürede tank ve askerle birlikte hepsinin de kökünü kazıyacağız bunu da böyle bilin. Alimin ölümü alemin ölümü gibidir. Bu sabah çok sevdiğim, saydığım Prof. Dr. Raşit Küçük'ü hakka uğurluyoruz. Kendisine buradan Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine tüm öğrencilerine baş sağlığı diliyorum” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.