İZMİT BELEDİYESİ, ‘KADIN OLMANIN GÜNAHI’ BELGESELİYLE KADINLARIN MÜCADELESİNE DİKKAT ÇEKTİ
İzmit Belediyesi, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nde kadın hakları savunucusu olarak hafızalarda yer edinen Nezihe Muhiddin’in hayatının anlatıldığı ‘Kadın Olmanın Günahı’ belgelini İzmitlilerle buluşturdu
İzmit Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü sebebiyle kadınların mücadelesine dikkat çekti. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 5 Aralık 1934’de kadınlara seçme ve seçilme hakkı vermesi ile birlikte her yıl Dünya Kadın Hakları Günü olarak kutlanan 5 Aralık tarihi Türk Kadını için önem arz ediyor. Bu kapsamda Nezihe Muhiddin’in hayatını ve kadın mücadelesindeki rolünü anlatan ‘Kadın Olmanın Günahı’ belgeseli Arasta Park AVM sinema salonunda 2 ayrı seans şeklinde İzmitlilerle buluştur.
Hürriyet, “Mücadele Günümüzde De Sürüyor”
Başkan Hürriyet programda yaptığı konuşmada, “Bu anlamlı günde Dünya Kadın Hakları Gününü kutlarken, yüreğimizi büyük bir hüzünle ve aynı zamanda kararlılıkla dolduran bir gerçeği de unutmamak zorundayız. Tarih boyunca kadınlar eşitlik ve adalet için mücadele ettiler. Bu uğurda sayısız engel ve zorlukla karşı karşıya kaldılar. Ne yazık ki mücadele günümüzde de sürmekte. Kadınlar hala şiddet, ayrımcılık, eşitsizliklerle mücadele etmek zorundalar.
“Atatürk’ün Vizyonu”
Bundan 89 yıl önce 5 Aralık 1934 Türk Kadınlarının tarihte bir dönüm noktasına ulaştığı günün adıdır. Bu tarih ülkemizde kadınların seçme ve seçilme hakkına kavuştuğu ve böylece demokrasimizin tam anlamıyla temsil edilmesinin yolunun açıldığı gündür. Bu tarihi adım Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonunun ve kadın – erkek eşitliği ilkesine olan sarsılmaz inancının bir göstergesi.
“Öncü Bir Rol Üstlendi”
Atatürk kadınların toplumda eşit haklara sahip olmalarının bir ülkenin ilerlemesi ve modernleşmesi için hayati önem taşıdığını çok iyi bilen dahi bir liderdi. Öngörüsü yüksek, vizyonu geniş bir liderdi. Onun liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti dünya sahnesinde kadın hakları konusunda öncü bir rol üstlendi.
“Feminist Hareketin Öncülülerinden”
Burada gösterilecek olan ‘Kadın Olmanın Günahı’ belgeseli feminist hareketin öncülerinden Nezihe Muhiddin’in hayatını ve mücadelesini anlatıyor. O kadın haklarının savunucusu olarak önemli bir figürdü ve onun hikayesi gelecek nesiller için ilham kaynağı olmaya devam etmelidir. Nezihe Muhiddin’in ve tüm kadın hakları savunucularının mirasını yaşatmak, geleceğe taşımak bizim sorumluluğumuzda.
“Kadın Dayanışması Yaşatır”
Her birimizin, annelerin, kız kardeşlerin, arkadaşların hikâyeleri de Nezihe Muhiddin’in hikâyesi kadar değerli. Onların sesini duymak yaşadıkları zorlukları anlamak bizim için sadece bir görev değil aynı zamanda bir sorumluluk ve dayanışmanın gereğidir. Bu sorumluluğu bir kez daha hatırlatıyoruz ve kadınların hak ettiği saygı ve eşitliği sağlamak için birlikte çalışmaya devam edeceğimizi taahhüt ediyoruz. Bu değerli belgeselin yönetmeni Ümran Safter’e gönülden teşekkür ediyorum. Hep birlikte mücadeleye devam edeceğiz. Kadın dayanışması yaşatır, İstanbul Sözleşmesi yaşatır” ifadelerini kullandı.
Safter, “İzmit Belediyesine Teşekkür Ediyorum”
Nezihe Muhiddin Belgeselinin Yönetmeni Ümran Safter konuşmasında, “Burada çok güzel bir kalabalık ve enerji görüyorum. Nezihe Muhiddin çok kıymetli ve özel bir kadın. Zorlu bir eşitlik mücadelesi verdi. Hepimizin bir nevi hafızası oldu. Geçmişimizi bilirsek geleceğimizi de öyle kurarız. Bu açıdan verdiği mücadeleden dolayı Nezihe Muhiddin’i saygı ve sevgiyle anıyorum. Bu anlamlı günde düzenlediği etkinlikten dolayı İzmit Belediyesine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Özok, “Daha Etkin Rol Almalarına Olanak Sağladı”
Kocaeli Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Hande Özok, “ Ben bugün burada bu konuşmayı yapabiliyorsam, bir kadın olarak fikir ve düşüncelerimi özgür olarak ifade edebiliyorsam bunun sebeplerinden biri 1926 yılında kabul edilen Medeni Kanun ile kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olmasıdır. Kadınlara seçme ve seçilme hakkın tanınması kadınların sadece siyasi arenada yer almasına değil toplumun genel dinamiklerine etki etmelerini sağlamıştır. Kadınların toplumsal ve ekonomik hayata daha etkin rol almalarına olanak tanımıştır.
“Sorumlulukları Yerine Getirmeliyiz”
Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün yapmış olduğu devrimlerin sonucunda kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanmasında dünyanın öncü devletlerinden biri olsak da genel ve yerel yönetimlerde kadınların temsili oldukça sınırlı düzeyde kalmıştır. Bu yetersiz temsilin sebebi de toplumun her kesiminde var olan cinsiyet eşitsizliğidir. Kadınların liderlik rollerinde daha fazla yer almaları için mücadeleye devam etmeli ve onlarım haklarına saygı göstermeliyiz. Toplumumuzun daha adil, eşit ve sürdürülebilir olması için her birimiz üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz.
“İstanbul Sözleşmesi Yeniden Hayata Geçirilmeli”
Kadına şiddetin, tacizin, çocuk yaşta evliliklerin, kadınların kayıt dışı çalışmasının da aralarında olduğu pek çok sorun ancak kadınların ülke yönetiminde aktif şekilde yer almasıyla çözümlenebilir. Türkiye’nin taraf olduğu kadınlara karşı ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi yani CEDAW sözleşmesi etkili olarak uygulanmalı ve İstanbul Sözleşmesi yeniden hayata geçirilmelidir” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.