Tarih: 25.10.2018 15:29

“Kolon kanseri ileri yaş kanseri” deyip geçilmemeli

Facebook Twitter Linked-in

En sık görülen üç kanser türünden biri olan kolon (kalın bağırsak) kanserinin görülme yaşı genetik faktörler ve diğer risk unsurlarına bağlı olarak değişiyor. Kolon kanserinin ülkemizde ‘50’li yaşlardan sonra görülen bir kanser’ algısına sahip olduğu, bunun hastalığı genç yaşta ortaya çıkan kişilerde erken tanıyı ve tedaviyi zorlaştırdığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Kemal Raşa, kolon kanserinin belirtileri ve tedavi yöntemlerine değinerek “İleri yaş kanseri algısını yıkmalı, riski azaltan unsurlar konusunda farkındalık yaratılmalı ve erken tanının önemi anlatılabilmeli” dedi.

Genetik yatkınlıkların kolon kanseri ile ilişkisi olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Kemal Raşa, “Genetik yatkınlığı en çok konuştuğumuz kanserlerden biri kolon kanseri. Bu nedenle ailesinde sindirim sistemi kanseri olan, özellikle de kalın bağırsak kanseri olan kişilerin bu anlamda biraz daha proaktif ve dikkatli olması gerekiyor. Kalın bağırsak kanseri tanısı alan kişilere baktığımızda önemli bir kısmının aile haritalarında bu kanserin izlerini görebiliyoruz” dedi.

 

 

Belirtileri arasında dışkılama alışkanlığında değişiklik ve makattan kan gelmesi yer alıyor

Dr. Kemal Raşa, kolon kanserinin birden çok belirtisi olduğuna değinerek, “Birçoğu gerçekten spesifik bulgular değil. Genellikle gördüğümüz bulgular; karın ağrısı, karında bir huzursuzluk hissi, kramplar, nedensiz yere karında şişkinlik ve makattan kan gelmesi olarak sıralanabilir. Ayrıca çok düzenli bir dışkılama alışkanlığı varken bu dışkılama alışkanlığının son dönemde bozulması, ishal ve kabızlık atakları da önemli belirtiler arasında” açıklamasında bulundu.

Erken tanı ve düzenli sağlık taraması hayati önem taşıyor

Kolon kanserinin ileri yaş kanseri olarak bilindiğini, özellikle de 50 yaş ve üzerinde sıkça görüldüğünü dile getiren Dr. Raşa “Diğer kanser türlerinde olduğu gibi yaş biraz daha gerilere çekilmeye başladı. Daha etkin tarama programları ve tedavide elde edilen gelişmeler sayesinde ise kalın bağırsak kanserine ikincil ölüm oranlarında azalma görüyoruz“ dedi.

Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz kanser riskini azaltıyor

Kanser riskini azaltmanın çeşitli yolları olduğunu vurgulayan Dr. Raşa kolon kanseri ile mücadele için beslenme önerilerinde bulunarak “Liften zengin, sebze, meyve ve tahıl ağırlıklı bir beslenme modeli çok önemli. Özellikle Akdeniz diyeti dediğimiz sebze ağırlıklı beslenme kanser riskinin azalmasında önemli rol oynuyor. Hazır ve katkı maddeli gıdalar tüketilmemeli, egzersiz yapılmalı, su tüketimi arttırılmalı“ açıklamasında bulundu.

Hastaya özel tedavi yöntemleri başarı oranını yükseltiyor
Kolon kanserinin tedavisi ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Dr. Kemal Raşa, “Kolon kanseri tedavisinde elimizde üç seçenek var. Bunlardan ilki ameliyat, ikincisi sistemik tedavi, yani kemoterapiler ve diğer ilaç tedavileri, üçüncüsü de ışın tedavisi yani radyoterapi seçenekleri. Her hastanın özelliği, tümörünün yerleşimi ve vücuttaki yaygınlığı farklı. Bu üç tedaviyi hastaya ve tümörünün özelliklerine göre farklı sıralayabiliyoruz. Yani her hasta için standart, ‘kopyala ve yapıştır’ bir tedavi olduğunu söylemek doğru değil. Tedaviyi bireyselleştirmek yani kişiye, tümöre ve hastalığın yayılımına göre bir yol haritası belirlemek başarı oranlarımızı anlamlı olarak etkiliyor” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —