Farkımız ötekileştirmemek olmalı, hiç kimseyi ayırmamak olmalı… Bu özelliğimizle öne çıkarsak toplumu bütünleştiririz. Kutuplaştırmak isteyenlere ancak bu şekilde engel olabiliriz” dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş Ramazan Ayı boyunca katıldığı iftar programında Ankaralı hemşehrileriyle bir araya geldi.
Mansur Yavaş, Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz tarafından Gençlik Parkı’nda düzenlenen Kültürden Kültüre İftar Programı’nda, ilçe belediye başkanları, iş dünyasının temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, üniversite temsilcileri, sanatçılar ve vatandaşlarla buluştu.
YAVAŞ: “HESAP VERDİK, ŞEFFAF DAVRANDIK”
Konuşmasında göreve geldiği günden bu yana kimseyi ayırmayarak, sadece ihtiyaçlar doğrultusunda çalıştığını vurgulayan Yavaş, “Bütün Ankara olarak hep beraber ayağa kalktık ve 5 yılımızın sonunda bütün ilçelerimizi ikişer defa gezdik. Çok şükür bu 5 yıllık çalışmanın sonucunda sahaya çıktığımızda olumsuz hiçbir tepki almadık. Bunun da sebebi hiç kimseyi ayırmadık, ötekileştirmedik. Herkesin ihtiyacı ne ise ona göre çalıştık. Aldığımız kaynakları gerçek ihtiyaçlara harcadık. Hesap verdik. Şeffaf bir şekilde davrandık” diye konuştu.
“FARKIMIZ KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEMEK OLMALI”
Beş yıl boyunca sürdürdükleri hesap verebilir, şeffaf ve katılımcı belediyecilik anlayışının Ankaralılar’dan karşılık bulduğunu ifade eden Yavaş şunları söyledi:
“Sadece betonla, asfaltla belediyeciliğin ölçülemeyeceğini, içinde insan olmayan hiçbir projenin de geçerliliğinin olmadığını Ankara halkı tescil etmiş oldu. Bizlerin bir farkı olmalı. Farkımız ötekileştirmemek olmalı. Hiç kimseyi ayırmamak olmalı. Bu özelliğimizle öne çıkarsak toplumu bütünleştiririz. Kutuplaştırmak isteyenlere ancak bu şekilde engel olabiliriz. Seçilen bütün belediye başkanlarımın da aynı şekilde davranacağını, kaynakları israf etmeden gerçek ihtiyaçlarına harcayacaklarını ve başka partiden seçilen belediye başkanlarının da geçtiğimiz beş yıldaki belediye meclisinde yapılanları görüp, seçimde de kendilerine bu yaptıklarını halka şikâyet ettiğimiz zaman halkta nasıl karşılığı olduğunu gördükleri için inşallah onlar da bu kez bizimle el ele verir. 6 milyon Ankaralıya 25 belediye başkanı olarak hizmet etmeye devam ederiz” diye konuştu.
ANKARA’NIN TARİHİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİNİ AYAĞA KALDIRILACAK
Ulus’tan başlayarak Ankara’nın tarihi ve kültürel değerlerini ayağa kaldırmak amacıyla katılımcı belediyecilik anlayışlarını genişleterek sürdüreceklerini belirten Yavaş, “Buralar çok özel bir yer. Burada oturduğumuz yerde Mustafa Kemal Atatürk, Gençlik Parkı'nın yapılışını buralardan bizzat adımlayarak izlemiştir. İleri gidiyorsunuz, Atatürk Orman Çiftliği bizzat ilgilendiği alanlardır. Çok yakınınızda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kurulduğu yer buraya 300 metre… Dolayısıyla bu alanlar bizim için çok çok önemli. Bunu hissederek buralarda yaşayan bir yöneticinin bunu da halka mutlaka aktarması lazım... Mustafa Kemal Atatürk'ün bize emanet ettiği Ankara'yı dünya başkentleriyle yarışır bir hale 6 milyon Ankaralı el ele vererek getirip, en azından borcumuzu ödemeye çalışacağız” ifadelerini kullandı.
YILMAZ: “BİRLİKTE İŞ YAPMANIN KUDRETİNİN FOTOĞRAFINI GÖRÜYORUZ”
Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz da “Ramazan ayına uygun olarak bu kentteki bütün duyguları geçmişten bugüne kadar taşıyan bütün emekleri tek sahnede gördüğümüz bir ışık var şu anda karşıda” diyerek şunları ifade etti:
“Dört bin yıldır beşten fazla medeniyete ev sahipliği yapan bu kent gelecek yüzyıllarda da bütün güzellikleri taşıyacak büyük işlerin kentidir aslında. Bölmeden paylaşacağız diyor. Paylaşmak bölüşmek değil çünkü. Biz diyoruz ki paylaşmak payına düşeni almak değildir. Bizim toplumumuz onu bölüşmek diye bilir. Birlikte iş yapabilmenin gücü ya da birlikte iş yapmanın kudretinin büyüsünün aslında fotoğrafını görüyoruz şu anda karşımızda. Ankara'nın iyilik organizasyonunu yapan ve bu kenti gelecek yüzyıla taşıyacak sosyolojisine bakmadan, kent, Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet müşterekinde, demokrasi çığlığının atıldığı demokrasi müşterekinde bir araya gelen kalpler kamplaştırmayı sona erdirdiler ve gelecek yüzyıla demokrasi çığlığını taşımak üzere yemin ettiler. Ortak akılla, katılım kültürüyle, inancımızda olan bütün değerlerle beraber yeniden dirildiğimiz bu kent, doğru bir sesle beraber herkesin aklına, duygusuna ihtiyacım var dediği gün tedavi oldu ve bugün o tedavinin sonucunu yaşıyoruz.”