Adnan Nejat Saraçoğlu

Tarih: 27.02.2021 08:22

Dikkat Beslenme bozukluğu ve ürik asit

Facebook Twitter Linked-in

Günlük beslenme sırasında yiyecek ve içeceklerden sürekli olarak alınan pürin; deniz ürünleri, et, ıspanak benzeri sebzeler, çay, kahve ve mayalı içeceklerde konsantre düzeylerde bulunan bir tür kimyasal bileşiktir.
İnsan vücudunun temel yapı taşlarından biri olan pürinin kan seviyesindeki artışı, ürik asit miktarındaki artış ile paraleldir. Proteinlerin, nükleik asitlerle kurduğu moleküler birlik olan nükleoproteinin parçalanması sonucu meydana gelen pürin, aynı zamanda kanda bulunan doğal bir bileşiktir. Pürin metabolizmasının son ürünü ise ürik asittir.
 
Daha basit bir anlatımla, pürin açısından zengin yiyeceklerin sindirilmesinin ardından oluşan atığa ürik asit denir. Mide ve bağırsaklar tarafından sindirilen yiyeceklerden ortaya çıkan ürik asitlerin üçte biri gastrointestinal sistem tarafından sindirilerek, dışkı yoluyla vücut dışına atılırken; geriye kalan üçte ikilik büyük kısım, boşaltım sistemi yoluyla atılır.
 
Kanda bulunan ürik asit miktarı, yaşa, cinsiyete, etnik yapıya ve sosyo-ekonomik duruma bağlı olarak farklılık gösterse de kadınlarda ortalama olarak 4.1 mg/dL, erkeklerde ise 5 mg/dL ürik asit bulunur. Günlük atılan ürik asit miktarının ne olacağı, pürin bakımından ne kadar zengin beslenildiğiyle direkt olarak bağlantılıdır.
 
Farklı bir deyişle pürin bakımından zengin beslenen kişiler, günde 2 gram kadar ürik asit atılımı gerçekleştirirken, pürin içermeyen gıdalar ile beslenen kişilerde bu değer çok daha düşüktür. Ürik asitin kanda, referans aralığının üstüne çıkması hiperürisemi olarak tanımlanırken, referans değerin altına düşmesi hipoürisemi olarak adlandırılır.
 
Pek çok hastalığa sebep olan ürik asitin yükselmesi ve düşmesi, mutlaka ciddiye alınması gereken bir sağlık sorunudur. Ürik asit neden yükselir sorusunu yanıtlamadan önce ürik asit nedir bunu iyi anlamak gerekir

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —